biraz tanisiyoruz. birkac adim atiyoruz. ilerliyoruz, uyuyoruz, alisiyoruz, maruz kaliyoruz. evet, birbirimize ve birbirimizin gercekliklerine maruz kaliyoruz. eski defterler, fotograflar, anilar ve insanlar giriyor isin icine. eseledikce daha fazlasi cikiyor, bu hic bitmiyor.
sesler yukseliyor. gulusler azaliyor. gozler doluyor. eller havada ucusuyor, derdini anlatmaya calisiyor, bazen kendisine yaslanmis olan diger vucudu itiyor. ruyalar goruyor, olmek istiyor. merry-go-round artik daha yavas donuyor. ama insanin midesi bulaniyor. cunku her sey kokusmaya basliyor.
yatagin diger tarafina yaklasiliyor. battaniyenin altinda aglaniyor. bir insana degil, duvara yaslanmak istiyor. kirilan tarafini duvara yaslayip, korkmamak istiyor. ama bazen hic durmuyor akli, ona oyunlar oynuyor. planlar yapilmak isteniyor. planlar yapilamadan vakit geciyor. heves geciyor. mevsim geciyor. kis basliyor. kis olduruyor. tehlikesiz hicbir yer kalmiyor. hic kimseye guvenilmiyor. bir daha biraraya gelinmiyor.
No comments:
Post a Comment