19.6.12

meraba sevdiğim adam,
seninleydim ve mutluluk kalbimde çözünmüştü.
bir yanım inanamıyor, bir yanım geçen günlerimizi rüyadan farksız buluyordu.
neyse ki sen ya kulağıma bir şarkı fısıldıyor, ya ayak parmaklarımı okşuyor, ya da saçımı öpüyordun.
oradaydın ve orada olmanı devamlı kılıyordun.
sadece ikimizden oluşabilecek, ve araya ne yolların ne de yılların giremeyeceği bir düzelemde,
elinden tutup kaybolmaya hazırım elbet.
ama seni çok bekledim.
seni çok istedim. 
şimdi dersen, şimdi de giderim.
şimdi dersen, şimdi de şansımız artmış halde.
ellerin benim her zaman evimdi.
sadece daha yeni hoşgeldim.

14.6.12

tıp okumak: hayırlısıyla şu sınavlar bi bitsin de doya doya aşık olucam, demektir.

12.6.12

21 yıldır bu hayatı taşıyorum
gene de şaşırdığım, nerede olduğuma inanamadığım sabahlar olabiliyor
reenkarnasyonun özünde bir ruhun birden fazla bedenden geçmesi vardır.
oysa ben daha çok şöyle hissediyorum: bir bütün ruhum, birden fazla bedene dağıtılmış.
uyku, bu noktada, bütünleşmeme yardımcı oluyor.

babamı sevebilirim, babamı kaybedebilirim, aşık olabilirim, aşık olabilirim, kendimi bulabilir veya en çok yaptığım şey gibi: inanamayabilirim.

ne zamandan beri kendimden bu kadar dışarıya çıkmaya başladım
içime sığmaz ve dolup taştım, bilmiyorum
bildiğim, hayatıma ve olan bitenlere o kadar yabancıyım
ve bir şeyler o kadar eksik ki
uyandığımda kim olduğumu unutarak başlıyorum güne.


10.6.12

being in love was like china: you knew it was there, and no doubt it was very interesting, and some people went there, but I never would.I’d spend all my life without ever going to china, but it wouldn’t matter, because there was all the rest of the world to visit.

8.6.12

sadece şunu istiyorum:

bir hafta sonra, sınavım iyi geçmiş,
kendimin ve başkalarının vicdanı rahat halde,
senin kollarında bulmak.